7 Temmuz 2012 Cumartesi

Bugün Cumartesi.

Bugün Cumartesi, 
Ve ben bugün
Biraz akşamdan kalma biraz yorgun biraz yalnızım.
Sadece biraz, çok da fazla değil, hatta bir hayli eksik.
Sıcak ve kurak iklim sevenlerin mevsimindeyiz.
Güneş yine var, bu sefer daha da yakın.
Değiştirdiği pek çok şey var..
Ya ben?
Bende ne değişiklikler var?
Bilinmez.
Hep Kış'ın insanları daha yalnız hissettirdiğini düşünürdüm.
Yanılmışım. 
İnsanlar üşüyünce birbirlerine sarılırlar,
Ama bu kurak ve sıcak mevsimde hiçbir birlik belirtisi olmaz.
Teklik vardır.
Yalnızlık değil.
Eski aşklarımı arayıp "yalnız değilim eben de burda" demek geliyor içimden bazen.
Gerek yok.
Kimseyle kapışmaya kimseyle yarışmaya zaman yok.
Açıklama yapmak gereksiz.
Her güzel gün doğumunun arkasından,
düşünmek manasız.
Ve bugün Cumartesi,
Ben biraz akşamdan kalma biraz yorgun biraz yalnızım.
Çok çok az, ne beni öldürecek kadar fazla ne de beni yüceltecek kadar eksik.
Deniz, kum, güneş ve asfalt kokularıyla yaşayanların mevsimindeyiz.
Güneş yine var, zaten hep oradaydı.
Şimdi sadece daha yakın.
Nedeniyse..
Yalnızlık.

4 Şubat 2012 Cumartesi

Istanbul Hatırası.. 34 - 00

Bir şehri terk etmek zordur,
O şehir sizi terk etmeden önce.
Siz ondan gitmeden
Çoktan düşürmüştür mendilini yere..
Ve size kafanızı kaldırıp
El sallama fırsatı verilmemiştir.
Beni çoktan terk eden bu şehri
Sadece hatıralarda kalan eski bir sevgili gibi
Terk ediyorum.
Kalmak bir seçenek değil,
Kabullenmektir bir terk edilişte.
Kalıplardan taşan melankolik laflar tükendi,
Yüzlercesi tekrarlandı her gidişte.
Bu sefer daha zor,
Eve dönüş yolunu gözlemek
Ve her gidişte biraz daha kaldığını bilmek.
Bu ıslak gri kenti,
Mutlu sonlara muhalefet olan bir nefretle terk ediyorum.
Belki yine gelirim boynu bükük bir kız çocuğu gibi
Türküler fısıldarım yine yalnız martılara,
Yarınlara umutla bakarmışçasına gülümserim balıklarına..
Sen yine de inanma!
Çünkü bu sefer
Senin beni terk etmeni beklemeden
Ben gidiyorum senden..